-"Ergenekon", "Balyoz" diye tutturup Vatanseverleri, DELİLSİZ, SUÇSUZ Siliviri'ye tıkan; işinize gelen yargı kararlarına "YARGIYA SAYGILI OLMAK LAZIM" diyerek ses çıkarmazken, işinize gelmeyen yargı kararlarına "YARGIYA GÜVENİM KALMADI" diyerek "feveran" eden,
-"Açılım" diye tutturup, İmralı'daki Bebek Katili'nden YOL HARİTASI alan, Habur'da PKK'lı teröristelerin ayağına mahkeme götüren,teröristlere üstü açık otobslerle şehir turu attıran,
-"Filistin" diye tutturup, "insani yardım" adı altında insanları ölüme gönderen, ölenleri "şehit" ilan edip "din sömürüsüyle" OY AVCILIĞI yapan...
siz değil misiniz SAYIN RECEP BEY?
YA YALAKA MEDYAYA VE TESCİLLİ YOBAZLARA NE DEMELİ?
Mavi Marmara Gemisi'nde ölenleri "şehit" ilan ederek "Türkiye'nin, hatta dünyanın altını üstüne getiren" YALAKA MEDYA ve TESCİLLİ YOBAZ TAKIMI, yeşil bayrağını kaparak, "TEKBİR" sesleri arasında TAKSİM'E akın ederken, öz vatanını koruyan Mehmetçiklerin her gün şehit olmaları karşısında KILINI BİLE KIPIRDATMAMAKTADIR.
YALAKA MEDYAYA VE TESCİLLİ YOBAZLARA SORUYORUM:
BU NASIL İNSANLIKTIR?
BU NASIL VİCDANDIR?
BU NASIL MÜSLÜMANLIKTIR?
SİZİN BU TÜRK MİLLETİYLE ALIP VEREMEDİĞİNİZ NEDİR? NEDİR SİZDEKİ BU ARAP MANYAKLIĞI ve YALAKALIĞI?
YALAKA,SATILMIŞ KALEMLERE KARŞIN, herşeye rağmen "vicdanlı" ve "namuslu" kalemler de var ülkemizde hala:
İşte Türkiye'deki son gelişmeleri, TÜRK MİLLETİNİN AKLIYLA DALGA GEÇMEDEN olanca açıklığıyla ortaya koyan iki yazı: Her iki yazının da altıa imzamı atıyorum...
İlki: BEKİR COŞKUN'a ait... Bakın ne diyor usta kelem Bekir Coşkun "NERDESİNİZ" adlı yazısında:
"Nerdesiniz?..
FİLİSTİN için yırtındınız da...
Şimdi niçin ortalıkta yoksunuz?..
Niçin sesiniz çıkmıyor?..
Niçin televizyonları çağırıp iki parmağınızı birden sallamıyorsunuz?.. Niçin dünyayı ayağa kaldırmıyorsunuz?..
Nerdesiniz?..
*
Dün kadın okurum, attığı e-mail’de “Yaban güvercinlerini vurdular yine” diyordu...
Her şartta Mavi Marmara gemisinde ölenlerden kat be kat fazla gelen ilk haberlere göre vurulan Mehmetçiklerin sayısı...
Tabii ki onlara da yanmıştı yüreği, vicdanı olan herkes gibi... Ama yaban güvercinleri; bir pis siyasi planın, gemiye doldurulmuş kurbanları olarak ölmediler...
Ya da Filistin toprakları için...
Onlar; yurt topraklarını beklerken, Türkiye rahat uyusun diye, o gece karanlığında vatanları için canlarını verdiler...
*
İyi ama niçin o yeşil bayraklı kalabalıklar Kızılay’a-Taksim’e çıkıp bağırmıyorlar?..
Niçin yurdun dört bir yanında aynı anda mitingler başlamıyor?..
Niçin dinci yazarlar megafonları alıp tepinmiyorlar?..
Niçin toplu gıyabi namazlar kılınmıyor?..
Niçin sesi çıkmıyor mollanın?..
*
Niçin “Dünyayı başlarına yıkarız” diye parmağını dört bir yana sallamıyor ve acele hastanelere koşmuyor Başbakan?..
Hani “van minüt” mü ne?..
Bülent Arınç niçin televizyona çıkıp ağlamıyor?..
Dün “Genelkurmay’dan açıklama bekliyorum” diyebilen TBMM Başkanı, niçin o açıklamayı “açılım”ın mimarı Başbakan’dan isteyemiyor?..
O iktidar milletvekilleri niçin gözlerini sile sile koşup birer çılgına dönmüyorlar?..
Niçin acil kriz toplantıları yapılmıyor?..
Niçin belediye otobüsleri, şehirlerin meydanlarına sembolik “cihat” için bedava insan taşımıyorlar?..
Nerdesiniz?...
Nerde?..
20 Haziran 2010-Habertürk"
İkinci yazı: Ahmet Hakan'a ait... Evet yanlış duymadınız şu "döndü" denilen Ahmet Hakan'a... Hakan, "ADALETİN BU TAYYİP BEY" adlı yazısında şu çarpıcı değerlendirmeleri yapıyor:
"Adaletin bu mu Tayyip Bey
TÜRKAN Saylan’ın evine baskın düzenlendiğinde...
“Bağımsız yargının kararıdır, yapacak bir şey yok” diyorsun.
Bir Ergenekon sanığına alenen haksızlık yapıldığında...
“Yargı kararına saygılı olalım” diyorsun.
Bir Ergenekon sanığı iddianamesiz 15 ay tutuklu kaldığında...
“Şeriatın kestiği parmak acımaz” diyorsun.
Sanık bile olmayanların davayla ilgisi olmayan özel telefon görüşmeleri yayınlandığında...
“Hiçbir şey olmamış gibi” davranıyorsun.
Ama...
Senin tarafındakilerden birinin ayağına yargıdan bir çakıl taşı değdiğinde...
“Bu yargıya güven olmaz” diye basıyorsun feryadı...
Adaletin bu mu senin Tayyip Bey?
20 Haziran 2010-Hürriyet"
Bekir Coşkun, "şovmen" Yobaz takımına ve Başbakan Recep Bey'e ve AKP tayfasına "NERDESİNİZ?" diye sorarken,
Ahmet Hakan da Recep Bey'e, "ADALETİN BU MU TAYYİP BEY?" diye soruyor...